tubitak-uzay-logo-2@4x

STC 2024 – Uzay Teknolojileri Konferansı’na Katıldık

Bu Haberi Paylaş

Türkiye Uzay Ajansı’nın ev sahipliğinde düzenlenen Orta Avrasya Uzay Teknolojileri Konferansı – STC 2024’te bölgenin uzay ekosisteminin gelişimini ve uluslararası iş birliği fırsatlarını değerlendirdik.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, konferansın açılışında bir video mesajıyla katılımcılara seslenerek uzay sektörünün büyüyüp geliştiği bir dönemde dünyanın dört bir yanındaki uzay topluluklarını bir araya getirmenin önemine işaret etti.

Kacır, uzayın daha erişilebilir hale geldikçe ve uzay yarışına yeni katılımcılar dahil oldukça, küresel uzay sektörünün hızlı bir ilerleme kaydettiğini, bu büyümenin evreni kavrayış açısından önemli bir gelişmeye yol açtığını anlattı.

BİLSAT, RASAT, GÖKTÜRK ve İMECE uydularıyla görüntüleme uydularının üretiminde önemli kabiliyetler kazandığımızı belirten Kacır, yakında fırlatılacak ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A ile de haberleşme uydusu üretimi alanında yetkin 11 ülkeden biri olacağımızı vurguladı. “Uzaydaki varlığımızı sürdürmeyi ve onu barış içinde tüm insanlığın yararına kullanmayı hedefliyoruz. Kaynaklarımızı, yeteneklerimizi, insan sermayemizi ve altyapımızı istikrarlı bir şekilde geliştiriyoruz. Türkiye Milli Uzay Programı, keşif ve inovasyonun sınırlarını zorlama kararlılığımızı örnekleyen 10 yıllık cesur girişimleri, stratejileri ve hedefleri özetleyen vizyoner bir yol haritası belirliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde Milli Uzay Programı’mızın kilometre taşlarından biri de insanlı ilk uzay bilim misyonumuz oldu. Küresel uzay yarışında önemli bir oyuncu olarak ortaya çıktığımızı ve keşif, yenilik ve ilerlemeye olan sarsılmaz bağlılığımızı göstererek, bu tarihi görevi başarıyla tamamladık.” ifadelerini kullandı.

Ardından gerçekleşen, “Orta Avrasya’da Uzay Ekosisteminin Gelişimi ve Uluslararası İşbirlikleri İçin Fırsatlar” konulu panelde TÜBİTAK UZAY Enstitü Müdürü Mehmet Nefes bir konuşma gerçekleştirdi.

Nefes, TÜBİTAK UZAY’ın ülkenin uzay alanındaki ihtiyaçlarını karşılamak için gerçekleştirilen çalışmalara dikkat çekerek “Uluslararası işbirliğinin artık bir tercih değil ihtiyaç olduğunu biliyoruz. Ülkeler de bunun farkında ve işbirliği ile kapasitelerini geliştirerek, kendi kendilerine yetecek seviyeye ulaşmak istiyorlar.” dedi. Uluslararası işbirliklerine büyük önem atfedildiğinin altını çizen Nefes, “Uzay alanında işbirlikleri bir tercih değil ihtiyaç. Uzay daha demokratik bir hale geldi ve erişimi daha kolay. Ülkeler bunun farkında olarak kendi kendilerine yetmek istiyorlar. NATO’nun da beyan ettiği üzere uzay da artık deniz, kara ve hava ve siberden sonra bağımsız bir operasyon alanı haline gelecek.” diye konuştu.

TÜBİTAK UZAY’ın uzay teknolojileri alanında Türkiye’deki lider kuruluş olduğuna dikkat çeken Nefes’in İMECE ve TÜRKSAT 6A uydularımıza ait paylaştığı görüntüler ilgi topladı.

“Uzay Sektöründe Yatırım ve İnovasyona Öncülük Eden Son Teknolojiler” konulu panelde konuşma yapan TÜBİTAK UZAY Enstitü Müdür Yardımcısı Bülent Avenoğlu, konuşmasında ülkemizin uzay teknolojilerinde gerçekleştirdiği gelişimi ve Enstitümüzün bu alandaki rolünden bahsederken, Enstitümüz öncülüğünde başarıyla tamamlanan uydularımızın ülke için önemini vurguladı.

Daha sonra gerçekleşen “Yer Gözlem Teknolojilerinde Gelecekte Nerede Olacağız?” konulu panelde panelist olan Uzaktan Algılama Grup Lideri Dr. Kaan Kalkan, Enstitümüz ve dünyadaki yer gözlem teknolojilerinin geldiği noktayı anlattı. Ülkemizde gelişen yer gözlem ve uzaktan algılama ekosisteminin öneminin altını çizen Kalkan, “gelecek on yıl içinde hem ülkemiz hem de dünyada bu teknolojiler son kullanıcılar için daha erişebilir olacaktır” ifadelerini kullandı.

Son olarak “Küresel Uzay Sektörünün Geleceği ve Uluslararası Uzay Çalışmaları Arasındaki Koordinasyon” panelinde moderatör ve konuşmacı olan Ay Araştırma Programı Lideri Dr. Burak Yağlıoğlu, Türkiye’nin Ay Araştırma Programı’nın kapsamını ve bu konuda gelinen noktayı katılımcılar ile paylaştı. TÜBİTAK UZAY ‘ın yürütücü kurum olduğu AYAP’ın uzun uzay yolculukları için ilk durak olan Ay’ın yerli imkanlarla keşfinin katkılarından bahseden Yağlıoğlu, “ülkemizin geldiği bu noktada artık bu tür derin uzay görevlerini güvenle gerçekleştirebileceğiz” dedi.

Bu sene ülkemizde gerçekleşen STC 2024 ile Türkiye’nin uzay sektöründeki ilerleyişi ve uluslararası işbirliği fırsatları bir kez daha gözler önüne serildi. Enstitümüzün geniş çaplı katılım gerçekleştirdiği bu önemli etkinlikte yapılan işbirliği görüşmeleriyle, bölgenin uzay ekosisteminin gelişimine katkı sağlamanın yanı sıra, uluslararası arenada Türkiye’nin uzay alanındaki önemi pekiştirildi. Etkinlikte, Türkiye’nin uzay alanındaki kararlı adımları ve TÜBİTAK UZAY’ın öncü rolü vurgulanırken, gelecekteki işbirliklerinin de desteklendiği bir platform oluşturulmuş oldu. Bu vesileyle görüşme fırsatı bulduğumuz tüm iş ortaklarımıza teşekkür ederiz.

Soru ve önerileriniz içinİletişime Geçin

En Yeniler